Tüm koltuklar ayırtılmış. - All the seats are reserved.
Tüm koltuklar ayırtılmış.
All the seats are reserved.
Telefon edip bir masa ayırtmalıydık. - We ought to have phoned ahead and reserved a table.
Telefon edip bir masa ayırtmalıydık.
We ought to have phoned ahead and reserved a table.
Otel odamı üç hafta önceden ayırttım. - I reserved my hotel room three weeks in advance.
Otel odamı üç hafta önceden ayırttım.
I reserved my hotel room three weeks in advance.