I want to visit the ruins of Machu Picchu.
- Ben, Machu Picchu harabelerini ziyaret etmek isterim.
I'd like to visit your country someday.
- Ben, bir gün ülkenizi ziyaret etmek istiyorum.
I would like to call on you one of these days.
- Bir gün seni ziyaret etmek istiyorum.
First of all, I have to call on Jim.
- Her şeyden önce, Jim'i ziyaret etmek zorundayım.
We must avoid calling on others without an appointment.
- Biz, randevusuz başkalarını ziyaret etmekten kaçınmalıyız.
I would like to call on you one of these days.
- Bir gün seni ziyaret etmek istiyorum.
Is that why you want to come over?
- O yüzden mi ziyaret etmek istiyorsun?
Do you want to come over and watch a movie or something?
- Ziyaret etmek ve bir film izlemek ya da başka bir şey ister misin?
I had intended to call on her last Sunday.
- Geçen Pazar onu ziyaret etmeye niyetlendim.
We must avoid calling on others without an appointment.
- Biz, randevusuz başkalarını ziyaret etmekten kaçınmalıyız.
Visiting Tom was a mistake.
- Tom'u ziyaret etmek bir hataydı.
I don't like visiting big cities.
- Büyük şehirleri ziyaret etmekten hoşlanmam.
I must pay a visit to the doctor.
- Ben doktoru ziyaret etmeliyim.
I must pay a visit to the doctor tomorrow.
- Yarın doktoru ziyaret etmeliyim.
I didn't visit the headquarters of Twitter.
- Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
I haven't visited the headquarters of Twitter.
- Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.