The bell rings at noon.
- Zil öğle saatinde çalar.
She was just about to take a bath when the bell rang.
- Zil çaldığında tam banyo yapmak üzereydi.
I heard the bell ring.
- Ben zilin çaldığını duydum.
The bell rings at noon.
- Zil öğle saatinde çalar.
Tom pressed the buzzer three times.
- Tom üç defa zile bastı.
I heard the front doorbell ring.
- Ön kapı zilinin çaldığını duydum.
Tom rang the doorbell.
- Tom kapı zilini çaldı.