zarar vermeden

listen to the pronunciation of zarar vermeden
Türkçe - İngilizce
without detriment to
without prejudice to
harmlessly
zarar ver
{f} harm

That incident harmed his reputation. - Kaza onun şöhretine zarar verdi.

Do you think television does children harm? - Televizyonun çocuklara zarar verdiğini düşünüyor musunuz?

zarar ver
{f} wrecked
zarar ver
{f} wrecking
zarar ver
{f} damage

We got our roof damaged by the typhoon. - Tayfun tarafından çatımıza zarar verildi.

Tom was afraid that the typhoon would damage his house. - Tom tayfunun evine zarar vermesinden korkuyordu.

zarar ver
{f} damaging

Urban sprawl is environmentally damaging. - Kentsel yayılım çevresel olarak zarar verir.

Pollution is damaging our earth. - Kirlilik dünyamıza zarar veriyor.

zarar ver
{f} wreck

You're going to wreck your eyesight if you play games all the time. - Sürekli oyunlar oynarsan görme yeteneğine zarar vereceksin.

zarar ver
damaged

They've been damaged. - Onlara zarar verildi.

The drought damaged all the crops there. - Kuraklık oradaki tüm ürünlere zarar verdi.

zarar ver
damages

Alcohol damages the liver. - Alkol karaciğere zarar verir.

zarar ver
disadvantaged
zarar ver
parasitize
zarar vermeden