zamlar

listen to the pronunciation of zamlar
Türkçe - İngilizce
price hikes
zam
rise

When are you going to approach him about your pay rise? - Onunla maaş zammınızı ne zaman görüşeceksiniz?

Rise and shine, Johnny. - Kalkma zamanı, Johnny.

zam
{i} raise

Tom didn't expect to get a raise. - Tom zam almayı ummuyordu.

Tom and Mary are always arguing about how to raise their children. - Tom ve Mary çocuklarını nasıl yetiştirecekleri konusunda her zaman tartışıyorlar.

zam
extra

Tom could use a little extra time to review for the upcoming test. - Tom yaklaşan testi gözden geçirmek için biraz ekstra zaman kullanabilirdi.

I needed a little extra time. - Biraz daha fazla zamana ihtiyacım vardı.

zam
accession
zam
(Ticaret) price hike
zam
(Ticaret) bonus
zam
increase

As time passes, wisdom increases. - Zaman geçerken bilgelik artar.

Next year, the wages do increase, but most of the increase will disappear due to inflation. - Gelecek yıl maaşlara zam yapılacak ama enflasyon yüzünden zammın çoğu eriyecek.

zam
markup
zam
increment
zam
raise prices
zam
a pay rise
zam
pay raise

He asked for a pay raise. - O bir maaş zammı istedi.

Tom asked for a pay raise. - Tom bir maaş zammı istedi.

zam
addition; salary rise, rise, raise; increase
zam
increase, increment (added to one's salary)
zam
additional charge, surcharge
zam
price increase: Şekere yüzde otuz zam yapıldı. The price of sugar has been increased by thirty percent
zam
addition

In addition to mathematics, physics and astronomy, Newton also had an interest in alchemy, mysticism and theology. - Matematik, fizik ve astronomiye ilaveten Newton'un aynı zamanda simya, mistisizm ve teolojiye bir ilgisi vardı.

zam
augment
zam
idem
İngilizce - İngilizce

zamlar teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

zam
form of shortened form, kazaam