zıplatma

listen to the pronunciation of zıplatma
Türkçe - İngilizce

zıplatma teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

zıpla
hopped

Tom hopped in the car and took off. - Tom arabada zıpladı ve havalandı.

Layla hopped in the car. - Leyla arabada zıpladı.

zıplatmak
bounce
zıplatmak
jig
zıpla
hop

Tom hopped in the car and took off. - Tom arabada zıpladı ve havalandı.

An ash-colored rabbit appeared and as soon as I drew near, it hopped and ran into the woods again. - Kül rengi bir tavşan ortaya çıktı ve ben yaklaşır yaklaşmaz zıplayıp tekrar ormana doğru koştu.

zıpla
{f} bounce

Hit the ball after the bounce. - Zıplamadan sonra topa vur.

They bounced up and down. - Onlar yukarı aşağı zıpladı.

zıpla
gambol
zıpla
prance
zıplatmak
to cause (someone) to jump up and down
zıplatmak
hop
zıplatmak
to bounce or dandle (a child)
zıplatmak
to bounce (a ball); to dribble (a basketball)
zıplatmak
to bounce, to dandle
zıplatmak
jump
zıplatmak
bound
Türkçe - Türkçe
Zıplatmak işi veya durumu
zıplatmak
Zıplamak işini yaptırmak, hoplatmak, sıçratmak