A rolling stone gathers no moss.
- Yuvarlanan taş yosun tutmaz.
The kitten loved to chase rolling coins.
- Kedi yavrusu yuvarlanan sikkeleri kovalamayı severdi.
A rolling stone gathers no moss.
- Yuvarlanan taş yosun tutmaz.
The earth is round, not flat.
- Dünya yuvarlaktır, düz değil.
Julien wears round glasses, like John Lennon.
- Julien, John Lennon gibi, yuvarlak gözlükler takıyor.
The children rolled down the hill.
- Çocuklar tepeden aşağıya yuvarlandılar.
The ball rolled on the ground towards me.
- Top yerde bana doğru yuvarlandı.
What's 5,814 rounded to the nearest thousand?
- 5.814'ün en yakın bine yuvarlaması nedir?