yuvarlan

listen to the pronunciation of yuvarlan
Türkçe - İngilizce
wallow

Wallowing is an important element of a good life in pigs. - Çamurda yuvarlanmak domuzlarda iyi bir yaşamın için önemli bir unsurudur.

A pig will wallow in the mud in order to cool down. - Bir domuz serinlemek için çamurda yuvarlanır.

got rolling
roll around
get rolling
{f} rolling

A rolling stone gathers no moss. - Yuvarlanan taş yosun tutmaz.

The kitten loved to chase rolling coins. - Kedi yavrusu yuvarlanan sikkeleri kovalamayı severdi.

{f} rolled

A coin rolled under the desk. - Masanın altına madeni para yuvarlandı.

The children rolled down the hill. - Çocuklar tepeden aşağıya yuvarlandılar.

tumble down
{f} roll

Tom rolled over in bed. - Tom yatakta yuvarlandı.

He rolled off the bed. - O, yataktan yuvarlandı.

yuvarla
cupping
yuvarla
{f} round

The earth is round, not flat. - Dünya yuvarlaktır, düz değil.

Julian wears round glasses like John Lennon's. - Julian, John Lennon'unki gibi yuvarlak gözlük takıyor.

yuvarla
toss off
yuvarla
{f} trundle
yuvarla
roll

Tom rolled over in bed. - Tom yatakta yuvarlandı.

A coin rolled under the desk. - Masanın altına madeni para yuvarlandı.

yuvarla
{f} rounded

What's 5,814 rounded to the nearest thousand? - 5.814'ün en yakın bine yuvarlaması nedir?

yuvarla
round off
yuvarla
toss#off
yuvarla
round#off
yuvarla
tossoff
yuvarla
cup
yuvarlan