I think that this work is tiring.
- Sanırım bu iş yorucu.
After a tiring game of football, I think I will go to bed.
- Yorucu bir futbol maçından sonra sanırım yatağa giderim.
At first the job looked good to Tom, but later it became tiresome.
- Önceleri iş, Tom'a iyi göründü fakat daha sonra iş yorucu oldu.
I told you that this would become tiresome.
- Bunun yorucu olacağını sana söyledim.
The work was quite exhausting.
- Çalışma oldukça yorucuydu.
A marathon is pretty exhausting.
- Bir maraton oldukça yorucudur.
That looks really painful.
- O gerçekten yorucu görünüyor.
The trainer advised Angela to avoid strenuous exercise.
- Eğitmen, Angela'ya yorucu egzersizden kaçınmasını tavsiye etti.
Neither of them cares for strenuous sports.
- Onlardan hiçbiri yorucu sporlardan hoşlanmıyor.
The team's schedule is grueling.
- Takımın programı yorucu.
This work is too heavy and exhausting for a single woman. I will activate my robot!
- Bu iş çok ağır ve tek bir kadın için yorucu. Robotumu etkinleştireceğim.