I remind you that you are still under oath.
- Hâlâ yeminli olduğunu sana hatırlatırım.
I'd like to remind you that you're under oath.
- Sana yeminli olduğunu hatırlatmak istiyorum.
They renewed their vows on their 25th wedding anniversary.
- Onlar 25. evlilik yıldönümünde kendi yeminlerini yeniledi.
I have made a vow never to get married.
- Ben asla evlenmemek için yemin ettim.
She gave her oath that she would not drink.
- O, içmeyeceğine dair yemin etti.
Doctors take an oath not to harm anyone.
- Doktorlar kimseye zarar vermemek için yemin ederler.
yeminli mali müşavir.