yardım ederek

listen to the pronunciation of yardım ederek
Türkçe - İngilizce
helping

Tom spends a majority of his time helping Mary. - Tom zamanının çoğunluğunu Mary'ye yardım ederek harcar.

In this course, we'll spend time helping you sound more like a native speaker. - Bu kursta, daha çok bir yerli gibi konuşmanıza yardım ederek zaman geçireceğiz.

A portion or serving, especially of food that one takes for oneself, or to which one helps oneself

She eagerly took a second helping of ice cream.

A helping of food is the amount of it that you get in a single serving
present participle of help
You can refer to an amount of something, especially a quality, as a helping of that thing. It took a generous helping of entrepreneurial confidence to persevere during this incident. = amount. the amount of food that someone gives you or that you take = serving
{i} assisting, act of helping; serving, portion of food served
A portion or serving, especially of food
an individual quantity of food or drink taken as part of a meal; "the helpings were all small"; "his portion was larger than hers"; "there's enough for two servings each
yardım et
{f} helping

Thank you for helping me with my homework. - Ev ödevimde bana yardım ettiğin için teşekkür ederim.

I was attracted to the idea of helping others and getting money. - Diğerlerine yardım etme ve para kazanma fikri beni cezbetti.

yardım et
{f} aid

I was arrested for aiding in his escape. - Onun kaçmasına yardım ettiğim için tutuklandım.

The singers sang together in order to raise money to help people with AIDS. - Aids'li insanlara yardım etmek amacıyla para toplamak için şarkıcılar birlikte şarkı söylediler.

yardım et
{f} help

I am always ready to help you. - Ben her zaman sana yardım etmeye hazırım.

Yesterday I helped the father. - Dün babama yardım ettim.

yardım et
{f} succor
yardım et
help&
yardım et
conduce to
yardım et
{f} assist

I would like you to assist me with my gardening. - Benim bahçe işlerinde bana yardım etmeni istiyorum.

They came to our assistance. - Onlar bize yardım etmek için geldiler.

yardım et
tide over
yardım et
{f} succour
yardım et
conduce
yardım et
tideover
yardım ederek