Tom doesn't like to leave anything unfinished. - Tom bir şeyi yarım kalmış bırakmayı sevmiyor.
Tom doesn't like to leave anything unfinished.
Tom bir şeyi yarım kalmış bırakmayı sevmiyor.
I hate unfinished business. - Yarım kalmış işten nefret ederim.
I hate unfinished business.
Yarım kalmış işten nefret ederim.