One hundred and fifty people entered the marathon race.
- Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.
Don't race the car. We want to make it go as far as possible.
- Arabayı yarışa sokma.Biz mümkün olduğu kadar onu uzağa götürteceğiz.
I competed with him for the first prize.
- Birincilik ödülü için onunla yarıştım.
Tom competes in ski races.
- Tom kayak yarışında yarışıyor.
The wrestler had his right leg broken in a bout.
- Bir yarışmada güreşçinin sağ bacağı kırıldı.
We can't compete with that.
- Biz onunla yarışamayız.
Nobody can compete with that.
- Hiç kimse onunla yarışamaz.
Are you going to take part in the contest?
- Yarışmaya katılacak mısınız?
The contestant made two false starts.
- Yarışmacı, iki yanlış start yaptı.
Tom doesn't know a whole lot about racing.
- Tom yarış hakkında çok şey bilmiyor.
He knows better than to spend all his money on horse racing.
- Bütün parasını at yarışına harcamayacak kadar akıllı.
The Yankees are running away with the pennant race.
- Bayrak yarışında Yankiler fark atıyorlar.
He is one of the candidates running for mayor.
- Belediye başkanlığı için yarışan adaylardan biridir.