yanıltma

listen to the pronunciation of yanıltma
Türkçe - İngilizce
diversion
(Askeri) spoof
(Politika, Siyaset) confusion
(Askeri) deception
(Askeri) feint
misdirect
yanıltmak
to mislead, to lead into error
yanıltmak
dust
yanıl
slip up
yanıltmak
delude
yanıl
{f} erring
yanıl
err

We learn by trial and error. - Biz deneme ve yanılma ile öğreniriz.

Through trial and error, he found the right answer by chance. - Deneme yanılma yoluyla doğru cevabı buldu.

yanıltmak
trip up
yanıltmak
belie
yanıltmak
{f} mislead
yanıltmak
cross up
yanıltmak
to mislead, cause (someone) to make a mistake
yanıltmak
feint
yanıltmak
{f} misdirect
yanıltmak
{f} misguide
Türkçe - Türkçe
Yanıltmak işi
Yanıltmak
şaşırtmak
yanıltmak
Yanılmasına yol açmak