Tom couldn't keep lying to Mary. He felt he just had to tell her the truth.
- Tom Mary'ye yalan söylemeyi sürdüremedi.O sadece ona gerçeği söylemek zorunda olduğunu hissetti.
Tom accused Mary of lying through her teeth.
- Tom Mary'yi açık açık yalan söylemekle suçladı.
It is wrong to tell a lie.
- Yalan söylemek yanlıştır.
It is not good to tell a lie.
- Yalan söylemek iyi değildir.
Telling lies is a very bad habit.
- Yalan söylemek çok kötü bir alışkanlıktır.
To tell a lie is wrong.
- Yalan söylemek yanlıştır.
Tom is too honest a boy to tell a lie.
- Tom yalan söyleyemeyecek kadar dürüst bir çocuktur.
I think it's wrong to tell a lie.
- Ben yalan söylemenin yanlış olduğunu düşünüyorum.
He lost his position just because he refused to tell a lie.
- Konumunu yitirdi çünkü yalan söylemekten kaçınmıştı.
To tell a lie is wrong.
- Yalan söylemek yanlıştır.