yaban teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- desert, wilderness; stranger; wild
- wild, uninhabited and uncultivated
- prov. stranger
- wild, wilderness
- savage
- desert
- stranger
A stranger tapped me on the shoulder from behind. He must have mistaken me for someone else.
- Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
A dog barks at strangers.
- Bir köpek yabancılara havlar.
- in the wild
- bay
- yaban armudu
- wild pear
- yaban arısı
- (Hayvan Bilim, Zooloji) Wasp
- yaban arısı
- (Hayvan Bilim, Zooloji) Hornet
- yaban eşeği
- onager
- yaban kedisi
- wildcat
- yaban soğanı
- wild onion
- yaban turpu
- Wild radish
- yaban yoncası, tirfil (trifolium)
- of wild alfalfa, clover (Trifolium)
- yaban çileği
- wild strawberry
- yaban adamı
- savage
- yaban asması
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: düğünçiçeğigiller,şakikiye) [syn.: yaban asması, akasma, filbahar, meryemana asması] clematis, virgin's bower
- yaban atı
- (avrupa) tarpan
- yaban elması
- crab apple
- yaban eriği
- sloe
- yaban eriği ağacı
- sloe tree
- yaban eriği ağacı
- sloe bush
- yaban eşeği
- (Tabiat Doğa) (hayvan) onager
- yaban faresi
- hyrax
- yaban gülü
- brier rose
- yaban gülü
- dog rose
- yaban gülü
- briar
This smoking pipe is made from briar root.
- Bu sigara içme piposu yaban gülü kökünden yapılır.
- yaban gülü
- brier
- yaban gülü
- eglantine
- yaban havucu
- parsnip
- yaban kedisi
- tiger cat
- yaban keteni
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: papatyagiller,bileşikgiller,mürekkebe) [syn.: yaban keteni, koyun pıtrağı] hemp agrimony
- yaban keçisi
- (Tabiat Doğa) (hayvan) mountain goat, wild goat
- yaban köpeği
- dingo
- yaban maydanozu
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: maydanozgiller,sayvaniye) [syn.: yaban maydanozu, frenk maydanozu] chervil, wild chervil
- yaban menekşesi
- dog violet
- yaban mersini
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: fundagiller,halenciye) [syn.: yaban mersini, kamburüzüm, çay üzümü, kırmızı ayı üzümü, kızamık] blueberry, bilberry, huckleberry, whortleberry
- yaban mürveri
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: Adoxaceae) [syn.: yaban mürveri, yer mürveri, sultanotu, kokarotu] dwarf elder
- yaban sümbülü
- bluebell
- yaban sümbülü
- harebell
- yaban sümbülü
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: çançiçeğigiller,fasilei ceresiye) [syn.: yaban sümbülü, çançiçeği] harebell
- yaban sıçanı
- lemming
A million lemmings can't be wrong.
- Bir milyon yaban sıçanı hatalı olamaz.
- yaban tavşanı
- puss
- yaban teresi
- lady's smock
- yaban teresi
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: turpgiller,salibiye) pepperwort
- yaban yasemini
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: Celastraceae) bittersweet
- yaban yulafı
- wild oat
- yaban yulafı
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: buğdaygiller,necliye) wild oat
- yaban çuhaçiçeği
- primrose
- yaban öküzü
- aurochs
- yaban öküzü
- bison
- yaban ördeği
- widgeon
- yaban ördeği
- mallard
- yaban mersini
- (Botanik, Bitkibilim) cranberry
- yaban mersini
- blueberry
When is blueberry season?
- Yaban mersini sezonu ne zamandır?
Poppy seed muffins are her favorites, but there are days when she must settle for blueberry.
- Haşhaş tohumlu çörekler onun gözdesidir, ama onun yaban mersinine razı olmak zorunda olduğu günler vardır.
- yaban domuzu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) boar
Tom is very good friend, but he looks like a wild boar so I don't consider him a potential love interest.
- Tom çok iyi bir arkadaş fakat o bir yaban domuzuna benziyor bu yüzden onu potansiyel bir ilgi duyulan kişi olarak düşünmüyorum.
Wild boar have eaten up all of our potatoes.
- Yaban domuzu bütün patateslerimizi yedi.
- yaban mersini
- (Botanik, Bitkibilim,Gıda) huckleberry
- yaban domuzu
- wild boar
Wild boar have eaten up all of our potatoes.
- Yaban domuzu bütün patateslerimizi yedi.
Tom is very good friend, but he looks like a wild boar so I don't consider him a potential love interest.
- Tom çok iyi bir arkadaş fakat o bir yaban domuzuna benziyor bu yüzden onu potansiyel bir ilgi duyulan kişi olarak düşünmüyorum.
- yaban mersini
- bilberry
- yaban mersini
- huckle berry
- Yaban domuzu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) feral hog
Feral hogs are an old world species belonging to the family Suidae, and in Texas.
- başında beyaz tüyler bulunan yaban ördeği
- baldpate
- filipin yaban domuzu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) baboy damo
- filipin yaban domuzu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) sus philippensis
- filipin yaban domuzu
- (Hayvan Bilim, Zooloji) philippine warty pig
- kuzey amerika yaban menekşesi
- (Botanik, Bitkibilim) viola conspersa
- kuzey amerika yaban menekşesi
- (Botanik, Bitkibilim) american dog violet
- kırmızı yaban mersini
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: fundagiller,halenciye) cranberry
- toprak yaban arısı
- (Tabiat Doğa) (böcek, haşere) [syn.: toprak yaban arısı, müjde böceği] bumblebee