yaşam biçimi

listen to the pronunciation of yaşam biçimi
Türkçe - İngilizce
way of life
habit
lifestyle

He adopted an unconventional lifestyle. - Alışılmadık bir yaşam biçimini benimsedi.

Layla loved the country lifestyle. - Leyla kırsal yaşam biçimini seviyordu.

modus vivendi
life style
existence
Türkçe - Türkçe
Hayat tarzı
yaşam biçimi