In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.
- Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar.
India was governed by Great Britain for many years.
- Hindistan uzun yıllardır Birleşik Krallık tarafından yönetildi.
I wish you all a Happy New Year.
- Hepinize Mutlu Yıllar dilerim.
Wish all my friends and loved one Happy New Year.
- Bütün arkadaşlarıma ve sevgilime Mutlu Yıllar diliyorum.
I saw a movie for the first time in two years.
- İki yılda ilk kez bir film izledim.
There was a castle here many years ago.
- Yıllar önce orada bir kale vardı.
She borrowed the book from him many years ago and hasn't yet returned it.
- O, yıllar önce ondan kitabı ödünç aldı ve onu henüz iade etmedi.
There was a castle here many years ago.
- Yıllar önce orada bir kale vardı.
My mom married my dad in the eighties.
- Annem babamla seksenli yıllarda evlendi.
He has been in Japan for three years.
- O üç yıldır Japonya'da.
India was governed by Great Britain for many years.
- Hindistan uzun yıllar boyunca Büyük Britanya tarafından yönetildi.
Happy birthday to you! Happy birthday to you! Happy birthday, dear Mary! Happy birthday to you!
- Doğum günün kutlu olsun! Doğum günün kutlu olsun! Mutlu yıllar, sevgili Mary! Doğum günün kutlu olsun!
Happy birthday to you! Happy birthday to you! Happy birthday, dear Mary! Happy birthday to you!
- Doğum günün kutlu olsun! Doğum günün kutlu olsun! Mutlu yıllar, sevgili Mary! Doğum günün kutlu olsun!
I'd like to wish my mom a happy birthday.
- Anneme mutlu yıllar dilemek istiyorum.
Sami came to Egypt in the late sixties.
- Sami altmışlı yılların sonlarında Mısır'a geldi.
My mom married my dad in the nineties.
- Annem babamla doksanlı yıllarda evlendi.
You're too young to remember the nineties.
- Doksanlı yılları hatırlamak için fazla gençsin.
This is the driest month of june since the thirties.
- Otuzlu yıllardan beri bu, haziranın en kurak ayı.
Tom hasn't sung in years.
- Tom yıllarca şarkı söylemedi.
Tom and Mary woke up early to see the first sunrise of the year.
- Tom ve Mary yılın ilk güneşinin doğuşunu görmek için erken uyandı.
Senede dört mevsim vardır: Bahar, yaz, güz ve kış.
- Bir yılda dört mevsim vardır: İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış.
Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.
- Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.