Jane has a lot of clothes to wash.
- Jane'in yıkanacak çok giysisi var.
Can you help me with the washing up?
- Bulaşık yıkamada bana yardımcı olabilir misin?
That shirt is very dirty. It needs washing before you go to school.
- O gömlek çok kirli. Okula gitmeden önce yıkanılması gerek.
He got his car washed at the filling station.
- O, dolum istasyonunda arabasını yıkattı.
I was just wondering how much it would cost to have my car washed and waxed.
- Ben sadece arabamı yıkatmanın ve cilalatmanın kaça mal olacağını merak ediyordum.
Wash the quinces thoroughly.
- Ayvaları iyice yıkayın.
While doing the wash she found a condom in the back pocket of her son's pants.
- Çamaşır yıkarken oğlunun pantolonunun arka cebinde bir prezervatif buldu.