Yarın çok güzel bir gün olması dileğiyle iyi geceler diliyorum.
- Mit dem Wunsch, dass morgen ein sehr schöner Tag wird, sage ich: „Gute Nacht“.
Her zaman mutlu olman, senin için en büyük dileğimdir benim.
- Dass du immer glücklich bist, ist mein größter Wunsch für dich.
Irgendwann werden meine Wunsche erfüllt!
(Bir gün dileklerim gerçekleşecek!).
Tom bir şeyin yapılmasını rica etmek yerine bir şeyin yapılmasını her zaman talep eden türden bir insan.
- Tom is the type of person who always demands that something be done rather than request that it be done.
Ben kısa bir ara rica etmek istiyorum.
- I would like to request a short recess.
İstek üzerine bir harita mevcuttur.
- A map is available upon request.
Bu bir istek mi yoksa bir emir mi?
- Is that a request or an order?
Talep ettiğiniz şekilde yapacağım.
- I'll do as you request.
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
- If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.
Komşu ağacını kesme ricamı reddetti.
- My neighbor rejected my request to cut his tree.
Onların ricasına boyun eğmek zorunda kaldık.
- We had to yield to their request.
Emirlerime uymanı istemeliyim.
- I must request you to obey my orders.
İstemiş olduğunuz gibi, yeni çekilmiş bir vesikalık fotoğrafımı ekledim.
- As you requested, I have attached a recent passport-sized photograph.
On request, we will send you the programme for a token fee of €1 plus shipping.
- Auf Wunsch senden wir Ihnen das Programm gegen eine Schutzgebühr von 1 € zuzüglich Versand zu.
The afflicted requested that he look upon them and lay his hands upon their heads.
- Die Leidenden wünschten, dass er sie anschauen und seine Hände auf ihre Köpfe legen möge.
The mandatory character of schooling is rarely analyzed in the multitude of works dedicated to the study of the various ways to develop within children the desire to learn.
- Die Verpflichtung zum Schulbesuch wird selten analysiert in der Vielzahl der Werke, die den mannigfaltigen Arten gewidmet sind, bei Kindern den Wunsch zu lernen zu entwickeln.
Tom has no desire to learn how to speak French.
- Tom hat nicht den Wunsch, Französisch sprechen zu lernen.