woe; torment; pain

listen to the pronunciation of woe; torment; pain
İngilizce - Türkçe

woe; torment; pain teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

pine
{i} çam

Sincap, bu çam fıstıkları lezzetli dedi. - These pine nuts are delicious, said the squirrel.

Çam fıstığı nereden geliyor? - Where do pine nuts come from?

pine
{i} ananas

Bir kiraz veya ananas ile kokteyli dekore edebilirsin. - You can decorate the cocktail with a cherry or a pineapple.

Tom sadece ananaslı kek seviyor. - Tom just loves pineapple upside-down cake.

pine
{f} burnunda tütmek
pine
{f} zayıf düşmek
pine
yas tutmak
pine
özlemini duymak
pine
kuvvetten düşmek
pine
{f} derdinden tükenmek
pine
hasretlik çekmek
pine
çökmek
pine
{f} yas tut
pine
yaş tut(mak)
pine
özlemini çekmek
pine
{f} away erim erim erimek, eriyip solmak
pine
ground pineground Scotch pine sarıç
pine
Aleppo pine Halep çamı
pine
güç

Ben ananas yemekten hoşlanmıyorum. Onların güçlü bir kokusu var. - I don't like eating pineapples. They have a strong smell.

pine
(fiil) özlemek, burnunda tütmek, erimek, zayıf düşmek, derdinden tükenmek
İngilizce - İngilizce
pine