Yanında iki kutu bedava ayakkabı cilası ile birlikte onlar sadece 50 dolar.
- They're only $50 with two cans of shoe polish free of charge.
Onu parasız alabilirsiniz.
- You may get it free of charge.
Bana ücretsiz bir numune gönderir misiniz?
- Would you be willing to send me a sample free of charge?
Üç yaşın altındaki çocuklar ücretsiz kabul ediliyor.
- Children under three are admitted free of charge.
They were giving the tickets away free of charge.