Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?
- Did the error occur right from the start or later on? - When?
Ne zaman burada yüzebilirim?
- When can I swim here?
O üç yaşında iken babasını kaybetti.
- He lost his father when he was three years old.
Bir zamanlar bir öğrenci iken onunla tanıştım.
- I met him once when I was a student.
Zamanımız olduğunda onu yapacağız.
- We'll do it when we have time.
Ne zaman burada yüzebilirim?
- When can I swim here?
Ne zaman orada olmam gerektiğinden emin değilim.
- I'm not sure when I should be there.
Gitmen gerektiğinde bana söyleyeceksin, değil mi?
- You'll tell me when you need to leave, won't you?
Tom Mary'ye Boston'da yaşadığı zamanın hikayelerini anlatırdı.
- Tom used to tell Mary stories about when he lived in Boston.
Bütün söylediği zamanı geldiğinde öğreneceğimizdi.
- All she said was that we would know when the time came.
Para borç aldığımızda koşulları kabul etmeliyiz.
- When we borrow money, we must agree to the conditions.
Bir sayısal tarih olarak yazıldığında Mart 14, 2015, pi'nin ilk beş rakamına karşılık gelir- yüz yılda bir kez rastlantı!
- When written as a numerical date, March 14, 2015 is 3/14/15, corresponding to the first five digits of pi (3.1415) - a once-in-a-century coincidence!
Tarihinin en büyük ve en olası kurtarma Berlin halkına yiyecek ve umut getirdi - Ve bu havadan ikmalin başlamasına sebeb oldu
- And that's when the airlift began – when the largest and most unlikely rescue in history brought food and hope to the people of Berlin.
Küçükken büyükanne ve büyükbabalarımla taşrada çok vakit geçirdim.
- When I was little, I spent a lot of time in the country with my grandparents.
Üzücü haber geldiğinde çok iyi vakit geçiriyordum.
- I was having a very good time, when the sad news came.
O geldiğinde başlayacağız.
- We will start when he comes.
Sevdiği genç onunla konuşmak için geldiğinde, o telaşlandı.
- She got all flustered when the boy she likes came over to talk to her.
Bir an önce onu kullanmak istediğimi bildiğin halde niçin tavuğu böyle alması zor bir yere koydun?
- Why did you put the chicken in such a difficult place to get when you knew that I wanted to use it right away?
Web sitelerini kullanmak için kayıt sırasında insanların sahte kişisel bilgi vermeleri nadir değildir.
- It's not uncommon for people to give fake personal information when registering to use websites.
Orkestra akort etme sırasında kulak tırmalayan sesler yapar.
- The orchestra makes discordant noises when tuning up.
Kızgınsan ona kadar; çok kızgınsan yüze kadar say.
- When angry, count ten; when very angry, a hundred.
Gençken, okuyabildiğim kadar fazla kitap okumayı denedim.
- When I was young, I tried to read as many books as I could.
When will they arrive?.
I’ll do it when I get the time.
They were told when to sleep.
I’m happiest when I’m working.
It was raining when I came yesterday.
A good article will cover the who, the what, the when, the where, the why and the how.
Some people have likened Esperantism to a cult, but soon the time will come when Zamenhof returns and punishes them for this sacrilege.
- Some people have compared Esperantism to a cult, but soon there will come a time when Zamenhof returns and punishes them for this sacrilege.
The time will come when you will regret this.
- The time will come when you will regret it.
Since when do I need your permission?.
Do you know when they arrive?.
We'll start whenever you are ready.
- We'll start whenever you're ready.
Come whenever you want to.
- Come whenever you want.