En çok sevdiğin birini al, hangisi olursa olsun.
- Take the one you like best, whichever it is.
Hangi yoldan gidersen git istasyona varırsın.
- Whichever way you go, you can get to the station.
Hangi yoldan gidersen git istasyona varabilirsin.
- Whichever way you may take, you can get to the station.
Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.
- You may choose whichever you like.
İstediğin herhangi birini alabilirsin fakat ikisini değil.
- You can buy whichever you like, but not both.
O her kimse, onu görmek istemiyorum.
- Whoever she is, I don't want to see her.
Bunu yapan her kimse akıllıymış.
- Whoever did this was smart.
Kitabı her kim isterse verebilirsin.
- You may give the book to whoever wants it.
Her kim çantayı bulursa onu buraya getirmelidir.
- Whoever finds the bag must bring it here.
Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.
- You may choose whichever you like.
Hoşlandığın herhangi birini ye.
- Eat whichever one you like.
Bunlardan hangisini istersen al.
- Take whichever of these you want.
Hangisini seçtiğin umrumda değil.
- I don't care whichever you choose.
Hangisini istiyorsan al.
- Take whichever you want.
Hangisini seçersen seç, kaybetmezsin.
- Whichever you choose, you cannot lose.
Whoever telephones, tell him I'm out.
- Wer auch immer anruft, sag ihm, ich bin nicht da.
Whoever wants to marry her must first convince her father.
- Wer auch immer sie heiraten will, muss zuerst ihren Vater überzeugen.