Onun için bir hoş geldin partisi düzenledik.
- We had a welcome party for her.
Makineye hoş geldiniz.
- Welcome to the machine.
Kalabalıki ailem bana sıcak bir karşılama yaptı.
- My host family gave me a hearty welcome.
Bir karşılama konuşmasını yanıtladı.
- He responded to a speech of welcome.
Biz beyzbol takımı üyelerini karşılamak için bayrakları salladık.
- We waved flags to welcome members of our baseball team.
Misafirlerimizi karşılamak için kapıda durduk.
- We stood at the door to welcome our guests.
San Fransisko'ya hoş geldiniz.
- Welcome to San Francisco.
Makineye hoş geldiniz.
- Welcome to the machine.
Bostonlu arkadaşların da istenilenden daha çok bu gece partime gelecekler.
- Your friends from Boston are more than welcome to come to my party tonight, too.
Önerileri memnuniyetle karşılıyoruz.
- We welcome submissions.
Şirket, ürünlerini kullanan tüketicilerin geri bildirimlerini memnuniyetle karşılıyor.
- The company welcomes feedback from consumers who use their products.
Benimle Boston'a gelmekte serbestsin.
- You're welcome to come with me to Boston.
We welcome suggestions for improvement.
... So let's give a very warm round of welcome to Malcolm Gladwell. ...
... have played a very good groans welcome ...