Sevgili küçük kedim bir hafta önce kayboldu.
- My dear little cat disappeared a week ago.
Küçük kız kardeşimin haftada iki kez piyano dersleri var.
- My youngest sister has piano lessons twice weekly.
Bir diyabetik kanında ve idrarında çok fazla şekere sahiptir.
- A diabetic has too much sugar in his blood and in his urine.
İdrar örneğimi küçük plastik bir bardakta topladım ve onu hemşireye verdim.
- I collected my urine sample in a small, plastic cup and gave it to the nurse.
Bahçemdeki tüm yabancı otlardan kurtulmak için etkili bir yöntem arıyorum.
- I am looking for an effective method to get rid of all the weeds in my yard.
Tom bahçeyi yabancı otlardan temizledi.
- Tom weeded the garden.
Bu bitkiler zararlı ot ilaçlarına karşı dayanıklıdır.
- These plants are resistant to weed killers.
Tom'un bahçeyi yabani otlardan temizlemesine yardım ettik.
- We helped Tom weed the garden.
Çok küçük gelirimle yaşamak zorundayım.
- I have to live on my very small income.
Uzaydan, dünya çok küçük görünür.
- From space, the world looks very small.
Adadaki havaalanı yabani otlarla kaplıdır.
- The airfield on the island is now covered with weeds.
Bahçedeki yabani otları çekmek onun işi.
- It's his job to pull the weeds in the garden.
Onun görevi bahçeden kötü otları temizlemektir.
- It's his job to pull the weeds in the garden.
to have a wee.
He worked into the wee small hours to get everything perfect for the opening day.
If it isn't in a straight line or marked with a label, it's a weed.
I weeded my flower bed.