İngilizce - Türkçe
wed, united in marriage; of or pertaining to marriage, connubial; conjugal teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- married
- evli
Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
-Some young Japanese people prefer being single to being married.
Larry Ewing evli ve iki çocuk babasıdır.
-Larry Ewing is married and the father of two children.
- married
- (sıfat) evli
- married
- evlilik
Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor.
-Patterns of married life are changing a lot.
Size uzun ve mutlu bir evlilik hayatı diliyorum.
-I wish you a long and happy married life.
- married
- evlilikle ilgili
- married
- {f} evlen
Onunla Haziran'da evleneceğim.
-I'm getting married to her in June.
O, Kanadalı bir kızla evlendi.
-He married a Canadian girl.
- married
- marry evlendir/evlen
- married
- evliliğe veya evlilere
- married
- {s} to ile evli
- married
- {s} evliliğe/evlilere özgü
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
wed, united in marriage; of or pertaining to marriage, connubial; conjugal teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- {s} married
wed, united in marriage; of or pertaining to marriage, connubial; conjugal
Heceleme
wed, u·ni·ted in marriage; of or pertaining to marriage, connubial; con·ju·galTelaffuz
Resimler
Favoriler