Kirli çamaşırları yıkamak istedi.
- Er wollte seine schmutzige Wäsche waschen.
Kim benim kirli arabamı yıkamak ister?
- Wer möchte mein schmutziges Auto waschen?
Hayır, çamaşırlarını bizim evde yıkamana izin veremem.
- Nein, ich kann dir nicht erlauben, deine Wäsche bei uns zuhause zu waschen.
Kim benim kirli arabamı yıkamak ister?
- Wer möchte mein schmutziges Auto waschen?
Mike bugün annesinin arabasını yıkamak zorunda değil.
- Mike doesn't have to wash his mother's car today.
Arabayı yıkamak beklediğimizden daha uzun zaman aldı.
- Washing the car took longer than we expected.
İlk olarak yıkanmak istiyorum.
- I want to wash up first.
Gömlek çok kirli. Sen okula gitmeden önce, o yıkanmak zorunda.
- The shirt is very dirty. Before you go to school, it has to be washed.
Jane'in yıkanacak çok giysisi var.
- Jane has a lot of clothes to wash.