Ben asla evlenmemek için yemin ettim.
- I have made a vow never to get married.
Tom onu yapmayacağına yemin etti.
- Tom vowed he'd never do it.
Tom bunu yapmak için yemin etti.
- Tom vowed to do that.
Tom onu yapmayacağına yemin etti.
- Tom vowed he'd never do it.
Tom Mary'yi kurtarmak için söz verdi.
- Tom vowed to rescue Mary.
Tom mücadeleye devam etmeye söz verdi.
- Tom vowed to keep fighting.
The rebels vowed to continue their fight until they succeed.
The old hermit, up in the mountains, took a vow of silence.