vigilant or on ones guard against danger or difficulty

listen to the pronunciation of vigilant or on ones guard against danger or difficulty
İngilizce - Türkçe

vigilant or on ones guard against danger or difficulty teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

aware
{s} farkında

Hilenin farkında değildim. - I was not aware of the trick.

Ben tehlikenin farkındaydım. - I was aware of the danger.

aware
{s} haberdar

Sami ondan haberdardı. - Sami was very aware of that.

Sami ondan haberdar değildi. - Sami was not aware of that.

aware
{s} farkında olan

Az sonra Boston trenine binmek zorunda olacağının farkında olan Tom, peronda Meryem'e tutkuyla sarıldı. - Tom, aware that he would soon have to board the train to Boston, had passionately clung to Mary on the station platform.

aware
{s} tetikte
aware
agah
aware
{s} uyanık
aware
farkında olmak

Onun farkında olmak zorundayız. - We have to be aware of that.

aware
be awere of farkında olmak
aware
awareness farkında olama
aware
(Avrupa Birliği) (in Resolutions) farkında olarak
aware
farkına varmak
İngilizce - İngilizce
aware
vigilant or on ones guard against danger or difficulty

    Heceleme

    vig·i·lant or on ones guard a·gainst dan·ger or dif·fi·cul·ty

    Türkçe nasıl söylenir

    vîcılınt ır ôn wʌnz gärd ıgenst deyncır ır dîfıkılti

    Telaffuz

    /ˈvəʤələnt ər ˈôn ˈwənz ˈgärd əˈgenst ˈdānʤər ər ˈdəfəkəltē/ /ˈvɪʤələnt ɜr ˈɔːn ˈwʌnz ˈɡɑːrd əˈɡɛnst ˈdeɪnʤɜr ɜr ˈdɪfəkəltiː/