very zealous or hot in any thing

İngilizce - Türkçe

very zealous or hot in any thing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

Bu kitap, onun coşkulu araştırmasının bir sonucudur. - This book is a result of his enthusiastic research.

Astronotlar kendi coşkulu tezahüratları ve alkışlarlarıyla karşılandı. - The astronauts were greeted by their enthusiastic cheers and applause.

{s} istekli

Sen çok istekli görünmüyorsun. - You don't seem very enthusiastic.

O duygularını sakladı ve istekliymiş gibi davrandı. - He hid his emotions and pretended to be enthusiastic.

{s} hevesli

Tom Mary kadar hevesli görünmüyordu. - Tom didn't sound as enthusiastic as Mary.

George yeni işi hakkında çok hevesli. - George is very enthusiastic about his new job.

İngilizce - İngilizce

very zealous or hot in any thing teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı: {a} enthusiastic

very zealous or hot in any thing

Heceleme

ve·ry zeal·ous or hot in a·ny thing

veri zelıs ır hät în eni thîng

/ˈverē ˈzeləs ər ˈhät ən ˈenē ˈᴛʜəɴɢ/ /ˈvɛriː ˈzɛləs ɜr ˈhɑːt ɪn ˈɛniː ˈθɪŋ/

Geçmiş

Favoriler