very or extremely strong

listen to the pronunciation of very or extremely strong
İngilizce - Türkçe

very or extremely strong teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

main
{s} başlıca

Fosil yakıtlar küresel ısınmanın başlıca nedenleridir. - Fossil fuels are the main causes of global warming.

Otistik insanların yalnızca yaklaşık yüzde 15'i işgücündedir, başlıca nedeni insanların onlar hakkındaki büyük peşin hükümleridir. - Only about 15 per cent of people with autism are in the workforce, mainly because people are so judgemental about them.

main
asıl

Okumaktan asıl maksadın ne olursa olsun, kitaplar sana her zaman memnuniyet ve tatminkârlık duygusu verecektir. - No matter what your main purpose is in reading, books should never fail to provide contentment and satisfaction.

Asıl sorun ne zaman başlanacağıdır. - When to start is the main problem.

main
ana

Birçok küçük kasabaların ana yolları büyük ölçüde Wal-Mart gibi büyük devlerin sayesinde neredeyse bırakılmaktadırlar. - The main streets of many small towns have been all but abandoned thanks, in large part, to behemoths like Wal-Mart.

Çeşitli Türk restoranlarında, şiş kebap ana yemektir. - In various Turkish restaurants, shishkabob is the main food.

main
(Bilgisayar) ana ana
main
esasen
main
(Bilgisayar) ana grup

Turun ortasında onlar ana gruptan ayrıldılar. - In the middle of the tour, they became separated from the main group.

main
en önemli

Endişelendiğim en önemli şey endişeli olmadığımdır. - The main thing I'm worried about is that I'm not worried.

main
{i} kuvvet
main
ana Ana / Asıl / Ana grup
main
ana main bearing ana yatak
main
Main Street bir kasabanın çarşı caddesi
main
main deckbaş güverte
main
(İnşaat) ana, esas
main
{i} zor

Baş konuşmacıyı tanıtmak zorunda kalacağımı bilmiyordum. - I didn't know I was going to have to introduce the main speaker.

Zor iş başarının ana unsurudur. - Hard work is the main element of success.

main
gerektiren sebepler
main
(isim) ana boru, deniz, okyanus, zor, kuvvet, horoz dövüşü
main
(Tıp) Bakınız: Hand
main
{i} okyanus

Güney Yarımküre, çoğunlukla okyanuslardan oluşur. - The Southern Hemisphere is comprised mainly of oceans.

İngilizce - İngilizce
main
very or extremely
blindingly
very or extremely strong

    Heceleme

    ve·ry or ex·treme·ly strong

    Türkçe nasıl söylenir

    veri ır îkstrimli strông

    Telaffuz

    /ˈverē ər əkˈstrēmlē ˈstrôɴɢ/ /ˈvɛriː ɜr ɪkˈstriːmliː ˈstrɔːŋ/