very clear

listen to the pronunciation of very clear
İngilizce - Türkçe
apaçık
besbelli
ayan beyan
distinct
{s} belirgin

Onlar arasında belirgin bir fark var. - There's a distinct difference between them.

Onun nasıl ilerleyeceği konusunda hiçbir belirgin fikri yok. - He has no distinct idea of how to proceed.

distinct
arı
distinct
(Biyokimya) ayrık
distinct
farklı

Kanser tek değil fakat yüzlerce farklı hastalıklardan biridir. - Cancer is not one but more than one hundred distinct diseases.

Tom'un farklı bir Fransızca aksanı var. - Tom has a distinct French accent.

distinct
bariz

Uzun boy, basketbolda bariz bir avantajdır. - Height is a distinct advantage in basketball.

distinct
ayrı

Bu ayrı bir olasılık. - That's a distinct possibility.

İyi ve kötü arasında ayrım yapabilirim. - I can make a distinction between good and bad.

distinct
belli
distinct
{s} açık, belli
distinct
şüphesiz
distinct
(Mukavele) ayrı, farklı; bağımsız
distinct
kesin olarak
distinct
(sıfat) ayrı, farklı, başka; belirgin, açık, aşikâr
distinct
distinctly açıkça
distinct
distinctness vuzuh
distinct
muhakkak
distinct
müstakil
distinct
{s} ayrı, farklı, başka
distinct
farkIıIık
İngilizce - İngilizce
distinct
very clear

    Heceleme

    ve·ry clear

    Türkçe nasıl söylenir

    veri klîr

    Telaffuz

    /ˈverē ˈklər/ /ˈvɛriː ˈklɪr/

    Videolar

    ... course of the year is make it very clear to the Iranian government that we are offering ...
    ... the value of elite schools, that's a very clear trend. ...