vehement or urgent desire; longing for; beseeching

İngilizce - Türkçe

vehement or urgent desire; longing for; beseeching teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

craving

tul-u emel

craving

arzu

craving

{f} iste

Benim bazı isteklerim var. - I have some cravings.

craving

{i} ihtiras

craving

tutku

craving

Aşerme

Meryem hamileyken tuhaf aşermeleri olmuştu biraz. - Mary had some weird food cravings when she was pregnant.

craving

rica et/can at

craving

{i} şiddetli arzu, özlem

craving

{i} özlem

Tom'un çikolatalı dondurmaya bir özlemi vardı. - Tom has a craving for chocolate ice cream.

craving

{i} hasret

İngilizce - İngilizce

vehement or urgent desire; longing for; beseeching teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

craving

Heceleme

ve·he·ment or ur·gent desire; long·ing for; be·seech·ing