veda etme

listen to the pronunciation of veda etme
Türkçe - İngilizce
leave-taking
leave taking
leavetaking
parting
veda etmek
say goodbye

Tom was looking for you to say goodbye. - Tom veda etmek için seni arıyordu.

Tom wants to say goodbye. - Tom veda etmek istiyor.

veda etmek
take leave of
veda etmek
say good-bye
veda etmek
say farewell

She was forced to say farewell to the city of her birth. - O doğduğu şehre veda etmek zorunda kaldı.

veda et
say farewell
veda et
say goodbye

Aren't you going to say goodbye? - Veda etmeyecek misin?

I need to say goodbye. - Veda etmek durumundayım.

veda et
bid farewell
veda etmek
bid farewell
veda etmek
to bid farewell
veda etmek
take one's leave
veda etmek
make one's farewells
veda etmek
to say farewell (to), say good-bye (to)
veda etmek
to say good-bye, to bid farewell
veda etmek
take leave
veda etmek
bid smb. farewell
veda etmek
bid a person adieu
veda etmek
make one's adieus
veda etmek
take one's farewell of
Türkçe - Türkçe

veda etme teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

veda etmek
Vedalaşmak, esenleşmek
veda etmek
Sevilen bir şeyle olan ilgisini kesmek
veda etme

    Heceleme

    ve·da et·me

    Telaffuz

    Etimoloji

    [ 'vA-d& ] (noun.) 1734. Sanskrit, literally, knowledge; akin to Greek eidenai to know; more at WIT.