uzatılmak

listen to the pronunciation of uzatılmak
Türkçe - İngilizce
Be elongated
uza
drag on
uza
get longer
uza
draw out
uza
scat
uza
reach

Skirts last year reached just below the knees. - Geçen yıl etekler tam dizlerin altına uzandı.

He reached across the table and shook my hand. - Masanın üzerinden uzandı ve elimi sıktı.

uzatılma
extension
uzatılma
prolongation
Türkçe - Türkçe
Uzatmak işi yapılmak
uzatılma
Uzatılmak işi veya durumu
uzatılmak