Although the decision to implement this plan has already been made, the finer points still need to be planned out.
- Bu planı uygulamak için karar verilmesine rağmen, ince noktaların hâlâ planlanmaya ihtiyacı var.
The merger was implemented on a 50-50 ratio.
- Birleşme %50-%50 oranla uygulandı.
Turkish is a very regular and logical language.
- Türkçe çok kurallı ve mantığa uygun bir dil.
Communism is the system practiced in the Soviet Union.
- Komünizm, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nde uygulanmış sistemdir.
Put your plan into practice as soon as possible.
- Planınızı mümkün olduğu kadar kısa sürede uygulamaya koyun.
The final value theorem does not apply if the system is not stable.
- Eğer sistem istikrarlı değilse, son değer teoremi uygulanmaz.
Apply two coats of the paint for a good finish.
- İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula.
She applied a bandage to the wound.
- Yaraya bir bandaj uyguladı.
This rule can't be applied to every situation.
- Bu kural her durumda uygulanamaz.
This rule doesn't apply to first-year students.
- Bu kural birinci sınıf öğrencilerine uygulanmaz.
The rule does not apply to his case.
- Kural bu duruma uygulanamaz.