Onu kullanmadığın sürece özgürlük yararsızdır.
- Freedom is useless unless you use it.
İnkâr etmek yararsız olacaktı.
- Denial would have been useless.
İşe yaramaz şeyi atın.
- Leave out anything that is useless.
Veri tamamen işe yaramaz.
- The data was completely useless.
Böyle faydasız kitapları okumamalısın.
- You shouldn't read such useless books.
Bilgi oldukça faydasızdı.
- The information was quite useless.
Doğada hiçbir şey kullanışsız değildir.
- Nothing in nature is useless.
Makine çevirisi neden kullanışsızdır?
- Why is machine translation useless?
Doğa hiçbir şeyi boşuna yapmaz.
- Nature does nothing uselessly.
We tried pushing the car out of the mud but it was no good.
I tried my best to make him quit smoking, but my efforts were useless. He now smokes six packs a day.
... and most papers are pretty useless-- ...
... likely, because you can publish some useless paper-- ...