used as an intensifier in phrases grammatically requiring a noun

listen to the pronunciation of used as an intensifier in phrases grammatically requiring a noun
İngilizce - Türkçe

used as an intensifier in phrases grammatically requiring a noun teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

hell
cehennem

Öldü ve ruhu cehenneme gitti. - He died and his soul went to hell.

Belki bu dünya başka bir gezegenin cehennemi. - Maybe this world is another planet's Hell.

hell
ölüler diyarı
hell
ünlem kahrolsun!
hell
kahretsin!

Allah kahretsin, onların derdi ne? - God damn it, what the hell is wrong with them?

Allah kahretsin, senin derdin ne? - God damn it, what the hell is wrong with you?

hell
lanet olsun!
hell
kahrolasıca!
hell
(vurguyu artırmak için kullanılır)
hell
{i} şamata
hell
he will
hell
{i} çok

Oh merhaba. Bugün hava gerçekten çok sıcak! - Oh, hello. It's quite hot today really!

hell
{i} gırgır
hell
{i} kumarhane
hell
{i} berbat
hell
{i} casino
hell
{i} felâket
hell
{i} şaka
hell
{i} aşırı
İngilizce - İngilizce
hell

He says he's going home early? Like hell he is.

used as an intensifier in phrases grammatically requiring a noun

    Heceleme

    used as an in·ten·si·fi·er in phrases gram·ma·ti·cal·ly re·quir·ing a noun

    Telaffuz