upward motion imparted to the ball by the fingers at release

listen to the pronunciation of upward motion imparted to the ball by the fingers at release
İngilizce - Türkçe

upward motion imparted to the ball by the fingers at release teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

lift
{i} kaldırma

Bir parmağını bile kaldırmazdı. - He wouldn't even lift a finger.

Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum. - I forgot to lift the receiver before dialing the number.

lift
(Spor) taşıma
lift
(Coğrafya) üst katman
lift
kaldırma mesafesi
lift
{f} kaldır

Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı. - The policeman lifted the box carefully.

Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi? - Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift?

lift
araklamak
lift
yükseltme
lift
bitmek
lift
kaldırma kuvveti
lift
ortadan kaldırmak
lift
arabasına alma
lift
{f} (kulakları) dikmek
lift
(fiil) kaldırmak, yukarı kaldırmak, yükseltmek, topraktan çıkarmak, çalmak, yürütmek, germek, kalkmak, havalanmak
lift
{f} (sis/duman) dağılmak
lift
kaldrış
lift
{i} yardım

Paketi kaldırmama yardım et. - Help me lift the package.

Onlar buzdolabını kaldırmak için bana yardım ettiler. - They gave me a hand to lift the fridge.

lift
(Askeri) KALDIRIŞ: Havanın kaldırıcı hassasından veya aerodinamik basınçtan ileri gelen yükseltici kuvvet; bir uçakta, kanatlar üzerindeki basıncın azalması dolayısıyla meydana gelen yükselme temayülü
lift
(isim) kaldırma, teleferik, yükseltme, asansör, yardım, arabasına alma
lift
{f} kalkmak
İngilizce - İngilizce
lift
upward motion imparted to the ball by the fingers at release

    Heceleme

    up·ward mo·tion imparted to the Ball by the fingers at re·lease

    Türkçe nasıl söylenir

    ʌpwırd mōşın împärtîd tı dhi bôl bay dhi fînggırz ät rilis

    Telaffuz

    /ˈəpwərd ˈmōsʜən əmˈpärtəd tə ᴛʜē ˈbôl ˈbī ᴛʜē ˈfəɴɢgərz ˈat rēˈlēs/ /ˈʌpwɜrd ˈmoʊʃən ɪmˈpɑːrtɪd tə ðiː ˈbɔːl ˈbaɪ ðiː ˈfɪŋɡɜrz ˈæt riːˈliːs/