up to the time that (something is true)

listen to the pronunciation of up to the time that (something is true)
İngilizce - Türkçe

up to the time that (something is true) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

till
-e kadar
till
{e} kadar

Onunla tanışıncaya kadar, o, bilgiyi bilmiyordu. - She didn't know the information till she met him.

Büyüyünceye kadar sigara içmemelisin. - You must not smoke till you grow up.

till
(Ticaret) para kasası
till
çiftçilik
till
(Tarım) pullukla sürmek
till
para çekmecesi
till
oluncaya kadar

Sınavda başarısız oluncaya kadar tembelliğinden pişman olmadı. - He did not repent of his idleness till he failed in the examination.

O oluncaya kadar onun hakkında endişelenmeyelim. - Let's not worry about that till it happens.

till
(İş yerlerinde kullanılan) Kasa
up to the
kadar
up to time
kadar zaman
till
{f} sürmek
till
till I come
till
ziraat
till
bağ
till
işle
till
(fiil) sürmek, toprağı sürmek, işlemek (toprak)
till
ben gelinceye kadar

Ben gelinceye kadar onun beklemesini iste. - Ask him to wait till I come.

Sadece ben gelinceye kadar pozisyonunu bozma. - Just hold your position till I arrive.

till
{e} bağ. -e kadar: till Friday cumaya kadar. till Antalya Antalya'ya kadar
till
zamana kadar

O zamana kadar her şey olabilir. - Anything may happen till that time.

O zamana kadar hiç panda görmemiştim. - I had never seen a panda till that time.

till
{f} toprağı sürmek
till
{i} kasa
till
till now şimdiye kadar
İngilizce - İngilizce
till
up to the time that (something is true)