unwise

listen to the pronunciation of unwise
İngilizce - Türkçe
{s} akılsız

Tom'un birkaç araba çalmasına yardımcı olmayı planlıyorum. Bu akılsızca olur. - I plan to help Tom steal some cars. That would be unwise.

O çok akılsız olurdu. - That would be very unwise.

{s} akılsızca olan
akıllıca davranmayan
mantıksız

Planın mantıksız olduğunu hissettim. - I felt that the plan was unwise.

Çok mantıksız olacağını düşünüyorum. - I think that would be very unwise.

akılsızca

Tom'un birkaç araba çalmasına yardımcı olmayı planlıyorum. Bu akılsızca olur. - I plan to help Tom steal some cars. That would be unwise.

makul olmayan
makul olmayan unwiselyakılsızca
{s} akıl işi/kârı olmayan, akılsızca
zeki olmayan
foolish
{s} aptalca

Hayatın pahasına niçin öyle aptalca bir şey yaptın? - Why did you do such a foolish thing at the risk of your life?

Onlar anlaşmanın aptalca olduğunu söyledi. - They said the deal was foolish.

foolish
{s} ahmak

O ne kadar ahmak olduğunu düşündü. - He thought how foolish he had been.

Tom ahmakça bir şey yapmış. - Tom has done something foolish.

foolish
{s} akılsız

Ona inanacak kadar akılsızdım. - I was foolish enough to believe him.

foolish
{s} aptal

Onlar anlaşmanın aptalca olduğunu söyledi. - They said the deal was foolish.

Onlar birbirlerini aptal göstermeye çalıştılar. - They tried to make each other look foolish.

unwise in dealing with large sums
büyük meblağlar ile ilgili olarak akılsızca
foolish
{s} sersem
foolish
enayice
foolish
{s} ahmak, budala, aptal (kimse); ahmakça, budalaca, aptalca (şey)
foolish
akılsız mantıksız
foolish
saloz
foolish
ahmakça

Tom ahmakça bir şey yapmış. - Tom has done something foolish.

foolish
absürd
foolish
habeci
foolish
abes
unwisely
akılsızca
foolish
saçma

Yeniden ödeyerek saçmalık etti. - It is foolish of him to pay for it again.

Nasıl böyle saçma bir hata yapabilirsin? - How could you make such a foolish mistake?

foolish
budalaca
foolish
saçma sapan
It is unwise to negotiate what is not in hand
(Atasözü) Denizde balık pazarı olmaz
unwisely
Mantıksız bir şekilde, mantıksızca
foolish
boş laf
foolish
(sıfat) aptal, sersem, enayi, akılsız, ahmak, aptalca, saçma, gülünç
foolish
foolishness enayilik
unwisely
z. akılsızca
İngilizce - İngilizce
Not wise; defective in wisdom; injudicious; indiscreet; foolish

unwise man; unwise kings; unwise measures.

foolish
{a} defective in wisdom, weak, foolish
{s} not intelligent, not clever
If you describe something as unwise, you think that it is foolish and likely to lead to a bad result. It would be unwise to expect too much a series of unwise investments in plastics and shipping. sensible + unwisely un·wise·ly She accepted that she had acted unwisely and mistakenly = foolishly. not based on good judgment (it is) unwise to do sth
showing or resulting from lack of judgment or wisdom; "an unwise investor is soon impoverished"
not appropriate to the purpose
showing or resulting from lack of judgment or wisdom; "an unwise investor is soon impoverished
Not wise; defective in wisdom; injudicious; indiscreet; foolish; as, an unwise man; unwise kings; unwise measures
unwisely
{a} not wisely, imprudently, simply
unwisely
In an unwise manner; foolishly
unwisely
without good sense or judgment; "He acted foolishly when he agreed to come"
unwisely
{s} injudiciously; imprudently, rashly
unwise