unsuitable or inconvenient, especially as to time

listen to the pronunciation of unsuitable or inconvenient, especially as to time
İngilizce - Türkçe

unsuitable or inconvenient, especially as to time teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

inopportune
zamanlı zamansız
inopportune
zamansız
inopportune
uygunsuz

Tom uygunsuz bir zamanda geldi. - Tom came at an inopportune time.

O uygunsuz bir zamanda geldi. - He came at an inopportune time.

inopportune
yersiz
inopportune
sırasız
inopportune
uygunsuz zamanda
inopportune
{s} münasebetsiz
inopportune
{s} mevsimsiz
inopportune
{s} vakitsiz
İngilizce - İngilizce
inopportune
unsuitable or inconvenient, especially as to time