Kapı kilitli değildi.
- The door was unlocked.
Kapıyı açık bırakmayacak kadar dikkatliydi.
- She was careful not to leave the door unlocked.
Tom kilidi açık kapıyı iterek açtı.
- Tom pushed the unlocked door open.
Sami kapısını kilitlenmemiş bıraktı.
- Sami left his door unlocked.
Onu kilitsiz bıraktığı için onun bisikleti çalındı.
- His bicycle was stolen because he left it unlocked.
Tom yatak odasını kilitsiz buldu.
- Tom found his bedroom unlocked.
Ben senin sırlarının kilidini açmak istiyorum.
- I want to unlock your secrets.
Tom kapıyı açmak için gitti fakat o zaten açıktı.
- Tom went to unlock the door, but found that it was already unlocked.
Ben senin sırlarının kilidini açmak istiyorum.
- I want to unlock your secrets.
Ön kapıyı kilitlemeden bırakmıştı.
- She had left the front door unlocked.
Tom kapıyı kilitlemeden bıraktı.
- Tom left the door unlocked.
Kapının kilidini açtılar.
- They unlocked the door.
Tom kapının kilidini açtı ve onu açtı.
- Tom unlocked the door and opened it.
Tom ön kapının kilidini açtı.
- Tom unlocked the front door.
Tom ön kapının kilidini açtı.
- Tom unlocked the front gate.
The safe was already unlocked.
I unlocked the dictionary article so it could be edited.
... So let's talk about the particle zoo. Right now, we physicists have unlocked hundreds, ...
... in the same way that Maxwell discovered a one inch equation that unlocked the secret ...