under the cognizance or jurisdiction of

listen to the pronunciation of under the cognizance or jurisdiction of
İngilizce - Türkçe

under the cognizance or jurisdiction of teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

before
(İnşaat) önce

Kahvaltıdan önce duş aldım. - I showered before breakfast.

Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum. - I want to see you before you go.

before
den önce
before
daha önce

Daha önce böyle harika bir film izlediniz mi? - Have you seen such a wonderful movie before?

Daha önce İngilizce bir konuşma yaptın mı? - Have you made a speech in English before?

before
tercihen
before
önde

John mesleğini ailesinden daha önde tutar. - John puts his career before his family.

before
cephesinde
before
karşı

Seninle daha önce karşılaştığımı düşünüyorum. - I think I've met you before.

Daha önce o kızla karşılaştım. - I've met that girl before.

before
evvelce

Evvelce sarhoş oldum; daha da çok olacak gibiyim. - I've been drunk before and likely will get drunk many more times.

before
mek yerine
before
önünde

Yeni bir öğretmen sınıfın önünde durdu. - A new teacher stood before the class.

Kapının önünde genç bir adam şarkı söylüyor. - A young man is singing before the door.

before
önceden

Önceden tüm hazırlıkları yapmadan kışın dağlara tırmanacak kadar aptal değilim. - I know better than to climb mountains in winter without making all necessary preparations beforehand.

Biz önceden aperatifleri hazırladık. - We prepared snacks beforehand.

before
{e} karşısında

O, efendisinin öfkesi karşısında geri çekildi. - He recoiled before his master's anger.

before
-den önce
before
önden
before
{e} önüne

Adının önüne bir haç yap. - Make a cross before your name.

Evlilik teklif etmeden önce düğün planlamak arabayı atın önüne koymaktır. - Planning the wedding before proposing is putting the cart before the horse.

before
mektense
before
{e} ilerisinde
before
önünde, cephesinde. edat
İngilizce - İngilizce
before
under the cognizance or jurisdiction of

    Heceleme

    un·der the cog·ni·zance or ju·ris·dic·tion of

    Türkçe nasıl söylenir

    ʌndır dhi kägnızıns ır cûrısdîkşın ıv

    Telaffuz

    /ˈəndər ᴛʜē ˈkägnəzəns ər ˌʤo͝orəsˈdəksʜən əv/ /ˈʌndɜr ðiː ˈkɑːɡnəzəns ɜr ˌʤʊrəsˈdɪkʃən əv/