unchaste, wanton

listen to the pronunciation of unchaste, wanton
İngilizce - Türkçe
silisiz
light
ateş

O, soğuk olmasına rağmen ateşi yakmadı. - Though it was cold, he didn't light the fire.

Sigaram için bana bir ateş ver. - Give me a light for my cigarette.

light
fayrap etmek
light
açık renk
light
(Dilbilim) hafif vurgulu
light
çırağ
light
ışıldamak
light
az bagajla
light
(Gıda) kibrit yakmak
light
hafif bir şekilde
light
anlaşılma
light
(renk) açık
light
be.hafifçe
light
ışık

Güneş bizi ışık ve ısı verir. - The sun gives us light and heat.

Dün gece yatakta kitap okurken, ışık açıkken uykuya dalmışım. - While I was reading in bed last night, I fell asleep with the light on.

light
{s} iyi mayalanmış
light
kolayca
light
ışık,v.yak: n.ışık
light
yola düzülmek
light
fazla yük olmadan
light
{f} ışımak
light
{s} önemsiz
İngilizce - İngilizce
light

Long after lay he musing at her mood, / Much grieu'd to thinke that gentle Dame so light, / For whose defence he was to shed his blood.

unchaste, wanton