uncertainty, doubt

İngilizce - Türkçe

uncertainty, doubt teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

suspicion

kuşku

Sami kuşkuları kendine çekiyordu. - Sami kept the suspicions to himself.

Polis ondan kuşkulandı. - He fell under the suspicion of the police.

suspicion

{i} şüphe

Tom cinayet şüphesi altında idi. - Tom was under suspicion for murder.

Tom sarhoş araba sürme şüphesiyle tutuklandı. - Tom was arrested on suspicion of drunken driving.

suspicion

güvenmeme

suspicion

itimatsızlık

suspicion

zerre

hesitation, doubt, uncertainty

tereddüt, şüphe, belirsizlik

suspicion

{i} ipucu

suspicion

(isim) şüphe, kuşku, işkil, vehim, şüphelenme, belli belirsiz şey, iz, az miktar, damla

suspicion

{i} belli belirsiz şey

suspicion

şüphe uyandırmayan

suspicion

{i} işkil

suspicion

{i} ufak bir belirti

suspicion

az miktar/şüphe

suspicion

above suspicion her türlü şüphenin dışında

suspicion

dili gayet az miktar

suspicion

{i} az miktar

suspicion

{i} iz

İngilizce - İngilizce

uncertainty, doubt teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

suspicion

İlgili Terimler

Fear Uncertainty Doubt

FUD, sales technique in which manufacturers use scare tactics in order to convince customers to buy a product

Fear Uncertainty and Doubt

fright indecision and apprehension (used by Gene Amdahl to criticize IBM - claimed that IBM instilled fear uncertainty and doubt into their customers to convince them to buy IBM products), FUD