two times

listen to the pronunciation of two times
İngilizce - Türkçe
iki kez

Kyoto'da iki kez bulundum. - I've been to Kyoto two times.

İki kez iki hap almama rağmen, baş ağrım hâlâ geçmedi. - Although I had taken two pills two times, my headache did not go away.

iki misli
iki katı
two times two is four
iki kere iki dört
twice
iki kere

Okunmayı hak eden bir kitap iki kere okunmayı hak eder. - A book worth reading is worth reading twice.

O iki kere düşünmezdi. - He wouldn't have thought twice.

twice
iki katı

Bu tünel onun iki katı kadar uzundur. - This tunnel is twice as long as that one.

Senin odan benimkinin boyutunun iki katı kadar. - Your room is twice the size of mine.

twice
iki kez

Dişlerini günde en az iki kez fırçala. - Brush your teeth twice a day at least.

Almanca dersleri haftada iki kez yapılmaktadır- Pazartesi ve Çarşamba günleri. - German classes are held twice a week - on Mondays and Wednesdays.

twice
iki defa

İki defa aynı hatayı yaptı. - He has made the same mistake twice.

İki defa Fuji Dağı'na tırmandım. - I've climbed Mt. Fuji twice.

twice
köhne
twice
çok söylenmiş
twice
twice iki defa söylenmiş
twice
eskimiş
twice
iki kat, iki misli
two time
ikili oynamak
two time
ihanet etmek
two time
faka bastırmak
two time
aldatmak (eş)
two time
aldatmak
İngilizce - İngilizce
twice, on two different occasions
twice

If I were you, I wouldn't think twice — but thrice. - If I were you, I wouldn't think two times, but three times!

I've been to Boston twice. - I've been to Boston two times.

two times