İki kere iki dört eder.
- Twice two is equal to four.
O iki kere düşünmezdi.
- He wouldn't have thought twice.
Benim iki katım kadar yaşlıdır.
- He is twice as old as I.
Senin odan benimkinin boyutunun iki katı kadar.
- Your room is twice the size of mine.
Ben iki kez Mt. Fuji'ye tırmandım.
- I've climbed Mt. Fuji twice.
Dişlerini günde en az iki kez fırçala.
- Brush your teeth twice a day at least.
Bir şeyi yapmak için Tom'a iki defa söylemek zorunda değilsin.
- You don't have to tell Tom twice to do something.
İki defa aynı hatayı yaptı.
- He has made the same mistake twice.