His eyes got stuck on the canvas on the wall.
- Onun gözleri duvardaki tuvale takıldı.
A painter paints his pictures on canvas. But musicians paint their pictures on silence. We provide the music, and you provide the silence.
- Ressam resimlerini tuvalin üzerine yapar, müzisyenlerse sessizliğin üzerine. Biz müziği sunarız, siz ise sessizliği.
Tom asked Mary to pick up some toothpaste and some toilet paper at the supermarket.
- Tom Mary'in markette biraz diş macunu ve biraz tuvalet kağıdı almasını istedi.
Are you sure you don't want to use the toilet before you go?
- Gitmeden önce tuvaleti kullanmak istemediğinden emin misin?